Bariatrik Cerrahi /Obezite Tedavileri
Obezite cerrahisi (bariatrik cerrahi) nedir?
Vücutta sağlığı bozacak şekilde aşırı yağ birikmesine obezite denir. Genetik geçiş, hormonal bozukluklar, yanlış beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam tarzı başlıca obezite nedenlerindendir.
Tedavi edilmeyen obezite hastalığı; eklem rahatsızlıkları, şeker, kanser, kalp, infertelite (kısırlık) gibi pek çok ciddi sağlık sorununa ve ölüme yol açabilir.
Vücut kitle indeksi 40’ın üzerinde olan, morbid obez olarak tanımlanan hastalarda, obezite cerrahisi yani bariatrik cerrahi uygulamalarına başvurulur. Bariatrik cerrahi (mide küçültme) aynı zamanda vücut kitle indeksi 35’in üzerinde olan, uzman takibinde tıbbi beslenme, düzenli egzersiz ve tıbbi tedavi uygulamalarına cevap vermeyen hastalarda da tercih edilen cerrahi bir yöntemdir. Vücut kitle indeksi 35’in üzerinde olup bunun yanında diyabet ve kardiyovasküler hastalıkları bulunan obezite hastaları da bariatrik cerrahiden faydalanabilirler. Türkiye’de mide ameliyatı olmanın ise pek çok avantajı olacaktır.
Obezite ameliyatının faydası nedir?
Obezite ameliyatları (bariatrik cerrahi yöntemleri) kalıcı sonuçlar elde edilmesi yönüyle obezite hastalarında tercih edilebilecek en faydalı en sürdürülebilir uygulamalardır. Birbirinden farklı tipte obezite hastaları için farklı cerrahi uygulama yöntemleri bulunmaktadır. Örneğin, tüp mide ameliyatı en çok uygulanan yöntemdir. Türkiye’de tüp mide ameliyatı olmak ise oldukça faydalı bir lokasyon seçimi olacaktır.
Düzenli spor ve beslenme programı takip eden hastalarda %7-10 kilo kaybı gözlenirken, mide küçültme ameliyatı olan ve sonrasında özel beslenme programı uygulanan hastalarda bu oranın %30’u bulduğu gözlemlenmiştir. Mide küçültme operasyonları ile kanser, kroner kalp hastalıkları, tip 2 diyabet (şeker), uyku apnesi gibi hastalıklara yakalanma riski büyük oranda ortadan kalkmakta ve kalıcı iyileşme sağlanmaktadır.
Türkiye’de obezite tedavisi ve mide küçültme ameliyatı
Turizmin gözbebeği olan Türkiye, gelişmiş sağlık teknolojileri, başka hiçbir ülkede bulamayacağınız misafirperverliği, lokasyon olarak Avrupa’ya yakınlığı ve kur endeksli cazip fiyat olanaklarıyla obezite tedavileri, zayıflama ve mide küçültme ameliyatlarında sıkça tercih edilmektedir.
Avrupa’da bazı özel sağlık sigorta şirketleri obezite tedavi masraflarını karşılamamaktadır. Bazıları ise uzun ve sıkıcı prosedürlerle hastalara zaman kaybettirmekte, bu süreçte hastanın obeziteye bağlı sağlık sorunları daha da artmaktadır. Türkiye’de mide ameliyatı olmak size neredeyse %70 oranında tasarruf etme olanağı sağlayacaktır.
Tüm bunların yanı sıra Clinic Inside In kusursuz organizasyonu ile emin ellerde sağlığınıza kavuşmanın sevincini yaşarken eşsiz güzellikteki Türkiye’yi görme fırsatı da yakalamış olacaksınız. Unutmayın, medikal sağlık turizminin cenneti olan Türkiye’de tedavi olmak daha en baştan bütün riskleri en aza indirmek demektir.
Kimler obezite ameliyatı olabilir?
- Vücut kitle indeksi 35-40’ın üzerinde olan morbid obez hastalar, (Vücut kitle indeksi hesaplama sayacı konulabilir)
- Obeziteye bağlı tip 2 diyabet(şeker), hipertansiyon, uyku apnesi, infertilite (kısırlık), steatohepatit (NASH), kalp hastalıkları gibi rahatsızlıkları olanlar,
- Bir yıllık süreçte; medikal tedavi, düzenli egzersiz ve doğru beslenme programları ile kilo vermeye çalışıp başarılı olamayan hastalar,
Obezite cerrahisi (bariatrik cerrahi) ameliyatlarından faydalanabilirler.
Kimler obezite ameliyatı olamaz?
- Anestezi almaya mani herhangi bir hastalığı olanlar,
- Alkol yada uyuşturucu madde bağımlılığı olanlar,
- Tedavi edilmemiş psikiyatrik hastalığı olanlar,
- Akli melekeleri yerinde olmayan kişiler,
- Zayıf iradeli, mide ameliyatı sonrası hayat tarzında değişiklik yapamayacak kişiler,
Obezite ameliyatı olamazlar.
Obezite ameliyatlarının (Bariatrik cerrahi) riskleri var mı?
Her cerrahi operasyon kadar bariatrik cerrahinin de riskleri vardır. Ancak obez bir hastanın hayatı boyunca karşılaşacağı sağlık sorunları ve bu nedenle alacağı riskler obezite ameliyatları riskinden çok daha fazla olacaktır.
- Enfeksiyon
- Kan pıhtıları
- Gastrointestinal sistemde sorunlar
- Solunum problemleri
- Anesteziye karşı reaksiyonlar
- Hayati risk (Genel cerrahi ameliyatları ile aynı oranda)
Cerrahi uygulama sonrası karşılaşılabilen risklerdendir. Bu komplikasyonlar, herhangi bir ameliyat nedeniyle de oluşabilen risklerdendir.
Obezite cerrahisi yöntemine göre uzun vadede aşağıdaki komplikasyonlar da oluşabilir.
- Dumping sendromu (Cerrahi sonrası ağır yağlı ve şekerli beslenme kaynaklı oluşmaktadır. Baş dönmesi, mide bulantısı, kusma, ishal ve ciltte kızarıklığa neden olabilir.)
- Bağırsak tıkanıklığı
- Hipoglisemi (Düşük kan şekeri)
- Böbrekte veya safrada taş oluşması
- Reflü yada ülser oluşumu
- Fıtık oluşumu
- İkinci bir operasyon ihtiyacı
- Hayati risk (Genel cerrahi ameliyatları ile aynı oranda)
Türkiye’de mide ameliyatı (obezite cerrahisi) sonrası ne kadar kilo vereceğim?
Uygulanan cerrahi tekniğin farklı olması nedeniyle her hastanın kilo verme serüveni kendine özgü olacaktır. Ameliyat sonrası doktorun verdiği beslenme diyetine uyan ve düzenli egzersiz yapan hastalar daha iyi sonuçlara kavuşacaklardır. Türkiye’de tüp mide ameliyatı olan hastalarda ortalama %50-70 kilo kaybı gerçekleşirken gastrik bypass hastalarında bu oran ortalama %60-80 civarındadır.
Türkiye’de obezite cerrahisi türleri nelerdir?
Türkiye’de birbirinden farklı tipte obezite hastaları için farklı tekniklerde obezite cerrahisi türleri uygulanmaktadır. Hastanın yaşı, cinsiyeti, kilosu, gebelik planının olup olmamasına bakılarak hasta için en doğru yönteme işinin uzmanı Türk cerrahlar tarafından karar verilir. Amaç, kalıcı kilo kaybının oluşması, yaşam kalitesinin yükseltilmesi, obezite kaynaklı komplikasyonların tamamen ortadan kaldırılmasıdır. Türkiye’de bariatrik cerrahide (obezite cerrahisi) başvurulan yöntemler şu şekildedir:
- Tüp mide ameliyatı (Sleeve Gastretomi)
- Roux en Y Gastrik Bypass
- Gastrik Transit Bipartisyon
- Mide Balonu
Mide ameliyatları hakkında daha detaylı bilgi almak için lütfen bize ulaşın. Doktorunuz sağlık durumunuzu inceledikten sonra sizin için en uygun yöntemi belirleyecektir.
Türkiye’de Tüp Mide Ameliyatı (Sleeve Gastretomi)
Vücut kitle indeksiniz 35-40’ın üzerindeyse, obeziteye bağlı tip 2 diyabet (şeker), kardiyovasküler hastalıklar, uyku bozuklukları, infertelite (kısırlık), eklem rahatsızlıkları gibi hastalıklarınız varsa Türkiye’de tedavi olmak sizin için oldukça avantajlı bir seçenek olabilir.
Gelişmiş medikal teknoloji, mükemmel klinikler, alanında uzman deneyimli Türk hekimleri sağlığınıza kavuşmanız için bulunmaz fırsatlar olacaktır. Üstelik Avrupa’da bu tedavi için ödeyeceğiniz paranın neredeyse yarısına hem sağlığınıza kavuşur hem Türkiye’yi görme şansı elde edersiniz. Türkiye’de tüp mide ameliyatları her yönüyle sizin için en iyi tercih olacaktır.
Tüp mide ameliyatı nedir?
Mide üzerinde bulunan, mide büyüdükçe alanı genişleyen ve miktarı artan ghrelin hormonu (açlık uyarıcı hormon) açlık hissini sürekli tetiklerken aynı zamanda fazla yağın depo edilmesine de neden olmaktadır. Mide üzerinde hastalıklı bir alanın oluşmasına sebep olan bu hormonun yerleştiği alandan uzaklaştırılarak; soru işareti görünümünde büyümüş olan midenin bir ünlem işareti şekline getirilmesi ameliyatına tüp mide ameliyatı denir.
Türkiye’de tüm mide ameliyatı yapılır mı?
Türkiye’de tüp mide ameliyatları genellikle son teknoloji medikal araçlarla kapalı usulde (laparoskopik) gerçekleştirilmektedir. Ameliyat genel anestezi altında ortalama 1- 3 saat sürer. Hasta en az 3 gün hastanede gözetim altında tutulur, yaklaşık 2 hafta içinde normal yaşamına dönebilir. Cilt üzerinde çok küçük kesiler açıldığı için estetik açıdan herhangi bir sorun oluşturmaz. Bu tedavi sayesinde çok az besinle doyma hissi oluşurken sebepsiz yeme isteği de ortadan kalkmaktadır. Bu yönüyle Türkiye’de tüp mide ameliyatları en çok tercih edilen cerrahi tedavi yöntemi olmaktadır. Türkiye’de tüp mide ameliyatı olmak kalıcı sonuçlar elde ederek sağlığınıza yeniden kavuşma imkânı sağlar. Tüp mide ameliyatı sonrası gıda emilimi aynı şekilde sürdüğünden hastanın mineral ya da vitamin takviyesi almasına genellikle gerek kalmaz. Ameliyat öncesi ve sonrasında mutlaka diyetisyen hekimle görüşmeli, reçete edilen beslenme diyetine dikkatle uyulmalıdır. Türkiye’de tüp mide ameliyatı olan hastalar toplamda 24 ay süren periyodik kontrollerini mutlaka yaptırmalı, doktorun vereceği diyete çok sıkı bir şekilde uymalıdır.
Türkiye’de tüp mide ameliyatının avantajları nelerdir?
- Son teknoloji medikal araçlarla mükemmel kliniklerde Türk hekimleri uzmanlığında tüp mide ameliyatı olursunuz.
- Tüp mide ameliyatı sonrası kilo kaybı daha kolaydır.
- Obezitenin yol açtığı hipertansiyon, diyabet ve uyku apnesi gibi hastalıklarda gerileme gerçekleşir. Doğurganlığı artırır.
- Tüp mide ameliyatı sonuçları açısından sürdürülebilir başarı sağlar.
- Midede hacim küçüldüğü için çabuk doyma sağlanır.
- Midede üretilen açlık uyarıcı hormonunun (ghrelin) miktarı normalleşir.
- Diyetinizde yiyecek çeşitliliği daha fazladır.
- Tüm mide ameliyatı sonrası dumping sendromu riski azdır.
- Midede yabancı cisim etkisi olmadığı için doğal ve konforlu bir cerrahi yöntemdir.
- Türkiye’de tüp mide ameliyatı kolay bir cerrahi yöntemdir.
Tüp mide operasyonunun riskleri var mıdır?
- Gastrik by-pass yöntemine kıyasla kilo kaybı daha azdır.
- Fazla yemek yendiğinde kusma ya da bulantı olabilir.
- Reflü oluşabilir.
- Zımba hattında kaçak görülebilir.
- Bazı hastalarda verilen kiloların geri alınma riski oluşabilir.
- Bazı gıdalara karşı intolerans gelişebilir.
Roux en Y Gastrik Bypass Ameliyatı
Roux en Y Gastrik Bypass ya da diğer adıyla Gastrik Bypass Türkiye’ de başarı ile uygulanan obezite cerrahi yöntemlerinden biridir. Minimum yan etkilerle etkili kilo verilmesini sağlayan bir seçenektir. Operasyon sonrası mide hacmi küçülürken gıda emilimi de azalmaktadır.
Gastrik bypass ameliyatı uygulanmış hastalar diyetlerinde bir ömür boyu değişiklikler yapmak durumundadır. Bu hastalar fazla yemekten, yağlı ve şekerli gıdalardan kaçınmak zorundadır. Bunun yanı sıra vitamin ve mineral desteğine ve yeterli düzeyde protein alımına dikkat etmeleri gereklidir. Mide bypassının avantajı mide ve bağırsağın anatomik bütünlüğünün korunması ve bütüncül bir tedavi olanağının sağlanmasıdır.
Türkiye’de Roux en Y Gastrik Bypass ameliyatı nasıl yapılır?
Türkiye’de gastrik bypass ameliyatları modern koşullarda uygulanmaktadır. Gastrik bypass ameliyatında midenin 50 cc’lik bölümü zımbalanarak hacmi küçük bir kese oluşturulur. Sonrasında ince bağırsaktan 50-70 cm’lik bir bölüm bypass edilerek yeni oluşturulan mide kesesine bağlanır. Operasyon laparoskopik (kapalı) yöntemle genel anestezi altında yaklaşık 2-3 saatte gerçekleştirilir. Hasta, ortalama 2-3 gün hastanede gözetim altında tutulur. Mide küçültme ameliyatı sonrası hastaya sıvı beslenme diyeti uygulanır. İyileşme 1-2 haftayı bulabilir.
Küçültülen mide kesesi tek seferde çok az gıda ile dolar ve tokluk hissi sağlanır. Bağırsaklarda ise emilim artık çok daha azdır, gıdanın bir kısmı emilmeden atılır. Yeni sindirim sisteminde salgılanan bazı bağırsak hormonlarının değeri değişir, açlık hissi bastırılır, şeker metabolizması yeniden düzene girer. Bu durum hızlı ve etkili kilo vermeye imkan tanır. Türkiye’de bariatrik cerrahi operasyon sonrasında hastaların fazla kilolarının %60-80’inden kurtulma olanakları vardır.
Gastrik Transit Bipartisyon
Obezite ile birlikte seyreden tip 2 diyabet (şeker) hastalığı son yıllarda önemli sağlık sorunlarından biri haline gelmiştir. Tip2 diyabette ilaç tedavisi bazı hastalarda işe yaramamaktadır. Gastrik transit bipartisyon ameliyatı özellikle tip 2 diyabet ve morbid obez hastalarının tedavisinde etkili cerrahi yöntemlerden biri olarak kullanılmaktadır.
Türkiye’de gastrik transit bipartisyon ameliyatları nasıl yapılır?
Türkiye’de gastrik transit bipartsiyon ameliyatı şeker hastalığı (tip2 diyabet) ve ileri düzey obezite hastalığının tedavisinde sıklıkla başvurulan bariatrik cerrahi yöntemlerinden biridir.
Hastaya öncelikle tüp mide ameliyatı yapılır. Bu sayede hem mide küçültülür hem de açlığı tetikleyen ghrelin hormonu vücuttan uzaklaştırılır. Bir sonraki aşamada ince bağırsağın son bölümü mide çıkışına bağlanır. Bu yolla bazı hormonların salınımı ve vücutta üretildiği halde kullanılmayan insülinin kullanılır hale gelmesi hedeflenir. Transit bipartisyon ameliyatı diğer obezite operasyonları gibi genel anestezi altında laparoskopik (kapalı) yöntemle yapılır. Hasta ortalama olarak 4 gün hastanede gözetim altında kalır.
Diğer bariatrik cerrahi yöntemlere göre riski az olan bu ameliyat, besin alımını kısıtlayıcı ve bağırsak emilimini engelleyici özelliği ile hızlı ve etkili kilo vermede oldukça başarılıdır. Türkiye’de transit bipartisyon ameliyatı, 18 yaşından büyük, kalp damar hastalığı olmayan ileri derece obezite hastaları ve tip 2 diyabet hastaları için güvenilir bir seçenek olacaktır.
Gastrik transit bipartisyon ameliyatının avantajları nelerdir?
- Tip 2 diyabette önemli bir gerileme kaydedilir.
- Türkiye’de transit bipartisyon düzeltilebilir ve güvenilir bir cerrahi işlemdir.
- Tüm sindirim sistemine endoskopik erişim kolaylığı vardır.
- Düşük intragastrik basınçla ilgili mide sızıntısı riski düşüktür.
- Vitamin ve mineral takviyesine genellikle ihtiyaç duyulmaz.
- Düşük hemoglobin değerlerine sahip hastalarda kolaylıkla uygulanabilir.
Mide Balonu
Mide balonu endoskopik bir işlemdir. Vücut kitle indeksi 27 ve üzeri olan, ameliyat düşünmeyen ve daha önce mide ameliyatı geçirmemiş 18-70 yaş arası hastalar için güvenilir bir alternatiftir. Mide balonu, oluşturacağı tokluk hissi nedeniyle porsiyonlarınızı azaltmanıza ve yağ yakarak kilo vermenizi sağlayacaktır.
Türkiye’de mide balonu işlemi nasıl yapılır?
Türkiye’de mide balonu en çok tercih edilen zayıflama yöntemlerinden biridir. Modern çağın en yaygın hastalığı olan obezitede, cerrahi müdahaleye gerek olmaksızın hızlı ve etkili sonuç almanın önemli bir yoludur.
Türkiye’de silikon ya da poliüretan malzemeden üretilmiş mide balonları kullanılır. Öncelikle hastanın mide balonu için uygun olup olmadığı endoskopi ile kontrol edilir. Mide balonu uygulaması öncesinde 6 saatlik açlık gerekir. Mide balonu, hasta sedasyon halindeyken endoskopik yöntemle mideye yerleştirilir ve steril bir sıvı ile içi şişirilir. Bu sıvının rengi mavidir. Bu sayede balonda bir deformasyon olması halinde idrar rengi maviye dönecektir. Böyle bir durumda balonun yine endoskopi ile çıkarılması gerekmektedir. Türkiye’de mide balonu işlemi çok kısa ve konforlu bir işlemdir. Hasta işlem sonrası 1 saat gözetim altında tutulur. İşlem sonrası seyahate bir mani yoktur.
Mide balonu çeşidine göre midede 4-12 ay kalabilir. Türkiye’de mide balonu işlemi uygulanan hastalar bu süre içinde diyetlerine kolaylıkla uyabilirler. Hayat tarzını yeniden düzenleyen hastalar verdikleri kiloları uzun süre korumaktadırlar.
Türkiye’de mide balonu çeşitleri nelerdir?
Türkiye’de mide balonlarının hepsi aynı mantıkta uygulamalardır ancak yöntemleri ve bazı özellikleri ile birbirlerinden ayrılırlar. Doktorunuz yapacağı tetkiklerin ardından sizin için en uygun mide balonunu seçecektir.
Sabit hacimli balonlar
Türkiye’de sabit hacimli balonlar ilk seferde 400-600 ml şişirilir ve midede 6 ay kalabilirler. Midede bulundukları sürede hacimleri değişmez. Mide balonu, kullanım süresi dolduğunda hastadan endoskopi ile çıkarılır ve hastaya uygun bir diyet reçete edilir. Bu işlemin tamamı endoskopik yöntem kullanılarak sedasyon ile gerçekleştirildiği için ağrısız ve acısızdır. Sabit hacimli mide balonlarının en yaygın olarak kullanılanı yutulabilir mide balonlarıdır. Türkiye’de yutulabilir mide balonları su ile yutulur. Balonun yerleştiği yer x-ray cihazları ile tespit edildikten sonra esnek bir tüp yardımıyla şişirilir. Yaklaşık 16 hafta sonra yutulabilir mide balonu kendiliğinden söner ve doğal yollarla bağırsaklardan atılır.
Ayarlanabilir mide balonu
Türkiye’de ayarlanabilir mide balonları 400-500 ml şişirebilir, hacimleri midedeyken ihtiyaca göre ayarlanabilir. Hastanın kilo verme durumu göz önünde bulundurularak gerektiğinde balonun ucunda yer alan dolum ucundan balonun içindeki sıvı miktarı artırılıp azaltılabilir. İşlem sedasyon halindeki hastaya endoskopi ile uygulanır.
Türkiye’de mide balonu işleminin avantajları nelerdir?
- Türkiye’de mide balonu uygulaması hem çok güvenli hem de çok daha az maliyetli olacaktır.
- Kısa bir işlem olduğu için zaman sorunu olanlar için iyi bir alternatiftir.
- Hastaneye yatış gerektirmez.
- Kolay ve ağrısız bir işlemdir.
- Hasta istediği zaman mide balonunu çıkarttırabilir.
- Anestezi gerektirmez, cerrahi bir yöntem değildir.
Mide balonu işlemi sonrası beslenme nasıl olmalıdır?
Mide balonu işlemi kilo vermeyi kolaylaştıracak başlangıç adımıdır. Bu işlemden sonra hastanın yaşam tarzında önemli değişiklikler yapması ve iradeli bir beslenme diyeti uygulaması gerekmektedir. İşlem sonrası 1-2 gün sıvı diyet uygulanır. İyileşme süresinde mide bulantısı ya da krampları görülmesi normaldir. Bu komplikasyonlar ilaçla tedavi edilebilmektedir.
Sık Sorulan Sorular
Bariatrik cerrahi, obezite ile mücadelede başvurulan en etkili yöntemdir. Bariatrik cerrahi ameliyatları ile sindirim sisteminizde değişiklikler yapılarak kalıcı kilo vermeniz hedeflenir.
Obezite cerrahisinde mide hacmi azaltılarak gereğinden fazla gıda alımının önüne geçilir. Aynı zamanda alınan gıdanın emilimi de azaldığı için kilo verme hem hızlı hem kalıcıdır.
Türkiye’de bariatrik cerrahi (obezite cerrahisi) ameliyatlarında vücut kite indeksi 35- 40’ın üzerinde olan morbit obez hastalar yararlanabilir. Vücut kitle indeksi 35’in üzerinde olup aynı zamanda tip2 diyabet (şeker) hastası ve hipertansiyon, uyku apnesi gibi çeşitli yandaş hastalıkları olanlar da Türkiye’de mide küçültme ameliyatı olabilirler.
Tüp mide ameliyatı (Sleeve Gastretomi), Roux en Y Gastrik Bypass, Gastrik Transit Bipartisyon Türkiye’de en çok uygulanan mide ameliyatlarındandır. Bununla birlikte bariatrik tedavide ameliyat gerektirmeyen mide balonu işlemi de sıklıkla uygulanmaktadır.
Düzenli egzersiz yapmanıza ve doğru beslenmenize rağmen kilo verememiş, açlık hissinizin bir türlü önüne geçememişseniz; yapılan tüm tıbbi tetkikler sizi cerrahi tedaviye yönlendirmişse Türkiye’de mide ameliyatı olmak sizin için iyi bir çözüm olabilir. Mide balonu uygulamaları da ameliyatsız bir yöntem olarak iyi bir alternatif olabilir.
- Vücut kitle indeksi 35-40’ın üzerinde olan morbid obez hastalar,
- Obeziteye bağlı tip 2 diyabet(şeker), hipertansiyon, uyku apnesi, infertilite (kısırlık), steatohepatit (NASH), kalp hastalıkları gibi rahatsızlıkları olanlar,
- Bir yıllık süreçte, medikal tedavi, düzenli egzersiz ve doğru beslenme programları ile kilo vermeye çalışıp başarılı olamayan hastalar,
Obezite cerrahisi (bariatrik cerrahi) ameliyatlarından faydalanabilirler.
- Anestezi almaya engel herhangi bir hastalığı olanlar,
- Alkol yada uyuşturucu madde bağımlılığı olanlar,
- Tedavi edilmemiş psikiyatrik hastalığı olanlar,
- Akli melekeleri yerinde olmayan kişiler,
- Zayıf iradeli, mide ameliyatı sonrası hayat tarzında değişiklik yapamayacak kişiler,
Obezite ameliyatı olamazlar.
Her cerrahi operasyon kadar mide küçültme ameliyatlarının da riskleri vardır. Ancak obez bir hastanın hayatı boyunca karşılaşacağı sağlık sorunları ve bu nedenle alacağı riskler obezite ameliyatları (bariatrik cerrahi) riskinden çok daha fazla olacaktır.
Dumping sendromu, bariatrik cerrahi sonrası ağır yağlı ve şekerli beslenme nedeniyle oluşmaktadır. Baş dönmesi, mide bulantısı, kusma, ishal ve ciltte kızarıklığa neden olabilir.
Uygulanan cerrahi tekniğin farklı olması nedeniyle her hastanın kilo verme serüveni kendine özgü olacaktır. Ameliyat sonrası doktorun verdiği beslenme diyetine uyan ve düzenli egzersiz yapan hastalar daha iyi sonuçlara kavuşacaklardır. Türkiye’de tüp mide ameliyatı olan hastalarda ortalama %50-70 kilo kaybı gerçekleşirken gastrik by-pass hastalarında bu oran ortalama %60-80 civarındadır.
Mide üzerinde hastalıklı bir alanın oluşmasına sebep olan ghrelin hormonun yerleştiği alandan uzaklaştırılarak; soru işareti görünümünde büyümüş olan midenin bir ünlem işareti şekline getirilmesi ameliyatına tüp mide ameliyatı denir.
- Türkiye’de tüp mide ameliyatları uzman Türk cerrahları tarafından son teknoloji medikal araçlarla kapalı usulde (laparoskopik) genel anestezi ile gerçekleştirilmektedir.
Tüp mide ameliyatı sonrası çok az besinle doyma hissi oluşurken sebepsiz yeme isteği de ortadan kalkmaktadır. Bu nedenle Türkiye’de tüp mide ameliyatları en çok tercih edilen cerrahi tedavi yöntemi olmaktadır. Son teknoloji medikal araçlarla mükemmel kliniklerde Türk hekimleri uzmanlığında tüp mide ameliyatı olursunuz.
Vucüt kitle indeksi 35-40’ın üzerinde olan, obeziteye bağlı tip 2 diyabet, kardiyovasküler hastalıklar, uyku bozuklukları, infertelite (kısırlık), eklem rahatsızlıkları gibi hastalıkları olan kişilere tüm mide ameliyatı yapılır.
Ameliyat genel anestezi altında ortalama 1- 3 saat sürer.
Hasta, tüp mide ameliyatı (sleeve gastretomi) sonrası en az 3 gün hastanede gözetim altında tutulur. Hasta genellikle 2 hafta içinde normal yaşamına dönebilir.
Tüp mide ameliyatı (muz mide- mide küçültme) sadece diğer cerrahi ameliyatlar kadar risk taşır. Sleeve gastretomi (tüp mide) ameliyatı sonrası diyetlerine uyan hastalar için uzun vadede hiçbir zararı yoktur. Üstelik kilo vermede oldukça başarılı bir yöntemdir.
Vücut kitle indeksi 30’un altında olanlara, anestezi almaya engeli olanlara, alkol ve madde bağımlılığı olanlara, ameliyat sonrası yaşam tarzını değiştiremeyecek olanlara, yakın zamanda gebelik planlayan hastalara tüp mide (mide küçültme) ameliyatı yapılmaz.
Evet, yapılır. Türkiye’de tüp mide (mide küçültme) ameliyatlarının avantajlarından biri de budur.
Roux en Y Gastrik Bypass ya da diğer adıyla gastrik bypass (mide bypassı) Türkiye’de başarı ile uygulanan obezite cerrahi yöntemlerinden biridir.
Midenin 50 cc’lik bölümü zımbalanarak hacmi küçük bir kese oluşturulur. Sonrasında ince bağırsaktan 50-70 cm’lik bir bölüm bypass edilerek yeni oluşturulan mide kesesine bağlanır. Operasyon laparoskopik (kapalı) yöntemle genel anestezi altında gerçekleştirilir.
Türkiye’de ryn gastrik bypass vücut kite indeksi 35-40 kg olan obezite hastalarına ve obezite ile birlikte tip2 diyabet hastalığı bulunanlara yapılabilir. Bununla birlikte hipertansiyon, uyku apnesi, eklem ağrıları gibi obezite kaynaklı yandaş hastalığı bulunan hastalara yapılabilir.
Hekimin verdiği diyetlere uyum sağlayan hastalar bir yılda fazla kilolarının yaklaşık %65-70’ini kaybederler.
Gastrik bypass mide küçültme ameliyatı yaklaşık 2-3 saat sürer.
Hastanede ortalama olarak 3 gün kalırsınız. İyileşmeniz 1-2 haftayı bulabilir.
Gastrik mide ameliyatından sonra belli bir süre sıvı beslenme diyeti uygulanır. Daha sonra hastaya az yağlı, az şekerli, protein açısından yüksek uzun vadeli bir beslenme diyeti uygulanır. Hasta alkol ve kafeinden de kaçınmalıdır.
Mide bypassının avantajı, mide ve bağırsağın anatomik bütünlüğünün korunması ve bütüncül bir tedavi olanağının sağlanmasıdır. Operasyon sonrası mide hacmi küçülürken gıda emilimi de azalmaktadır. Küçültülen mide kesesi tek seferde çok az gıda ile dolar ve tokluk hissi sağlanır. Bağırsaklarda ise emilim artık çok daha azdır, gıdanın bir kısmı emilmeden atılır. Böylece kısa zamanda kilo vermeye başlarsınız.
Türkiye’de gastrik transit bipartsiyon ameliyatı şeker hastalığı (tip2 diyabet) ve ileri düzey obezite hastalığının tedavisinde başvurulan bariatrik cerrahi yöntemlerinden biridir.
Transit bipartisyon ameliyatı şeker hastalığının tedavisinde kullanılan etkili bir yöntemdir. Ameliyat sonrası tip2 diyabette önemli bir gerileme kaydedilir.
Transit bipartisyon ameliyatı laparoskopik yöntemle genel anestezi altında yapılır. Hasta cerrahi işlem esnasında ağrı hissetmez.
Transit bipartisyon ameliyatı 18 yaşından küçük kişilere, kalp damar hastalığı olanlara, anestezi almaya engeli olanlara yapılmaz.
Transit bipartisyon ameliyatı tip2 diyabet hastalarına ve vücut kitle indeksi 35-40’ın üzerinde olan obezite hastalarına yapılır.
Transit bipartisyon ameliyatından sonra ortalama 4 gün hastanede, bir hafta evde istirahat edersiniz.
Hayır. Türkiye’de mide balonu hastaya sedasyon halindeyken endoskopik yöntemle yerleştirilir. İşlem esnasında kısa süreli uyku halinde olacağınız için ağrı hissetmezsiniz.
Mide balonu ile 4-6 ayda yaklaşık olarak 20 kilo vermeniz amaçlanır.
Hayır. Türkiye’de mide balonu cerrahi yöntemlerle yapılmaz, bir ameliyat değildir.
Mide balonu patlamaz, ancak nadiren de olsa mide asidine bağlı delinebilir. İdrarınız ya da dışkınız mavi yahut yeşile dönerse acilen doktorunuza başvurmalısınız.
Vücudun doğal bir parçası olmadığı için çeşitli reaksiyonlar gösterebilirsiniz. Bulantı, kusma, mide krampları nadiren ülser gelişebilir. Bu yan etkilerin çoğu ilaçla tedavi edilebilir.
Mide balonu kilo vermek için başlangıçtır. Balon çıktığında eğer hayat tarzınızda hala bir değişim gerçekleştirmeyi başaramadıysanız kilo almaya başlayabilirsiniz.
Kullanılan mide balonunun türüne göre 6 ay ile 1 yıl süreyle kullanılabilir.
Mide bu yeni durumu kabul ederken size bulantı ve kramp gibi bazı rahatsızlıklar hissettirebilir. Bu şikayetler yaklaşık 7 gün içinde kendiliğinden kaybolacaktır.
Mide balonu işleminden kısa bir süre sonra yudum yudum su içmeye başlayabilirsiniz. Hekiminiz 1-2 gün sıvı diyeti yapmanızı önerecektir.
Hayır. Türkiye’de mide balonu 30 dakika gibi kısa bir sürede yapılır. Hasta 1 saat gözetim altında tutulup taburcu edilir.
Doktor gerekli tetkikleri yaptıktan sonra buna karar verir. Ancak daha önce mide balonu taktırmış olmak ikinci kez mide balonu taktırmaya mani değildir.
Endoskopik yöntemle yerleştirilen mide balonu yine endoskopik yöntemle önce söndürülür sonra vücuttan çıkarılır. Yutulabilen mide balonları bağırsak yoluyla atılır.
Mide balonu için alt sınır vücut kitle indeksi 25-30 kilo olan hastalardır. Üst sınır yoktur.
Mide balonu 18-70 yaş aralığındaki fazla kilolu ya da obezite hastalarına takılır.
Mide balonun bir kullanım süresi vardır ve bu süre dolunca çıkarılması gerekir. Balon çıkarılmazsa patlama riski oluşturabilir.